top of page
image--162.jpg

Ayça

Girgin

Çiçekçi mi? Bu soruyla karşılaÅŸtığım da oluyor, kafalarda canlanıp “Beni de yanına al” dedikleri de. Reklamcı olacaktım halbuki, ayaklarım yere basmayacaktı. Bastırdılar.

 

Ben de bastım gittim Avrupa’ya. Gezdim & dolaÅŸtım, kafayı dağıttım, çiçekler topladım. Sonra girdim bir çiçekçiye. Çıkamadım. FotoÄŸraf çekmek istedim, çektirmediler. O kadar güzeldi ki ben böyle bir yerde izole yaÅŸayabilirim diye düÅŸündüm. Ee madem öyle ben de kendime bir dünya yaratayım dedim. Döndüm. Bıraktım her ÅŸeyi. Bir heves gittim tuttum Galata’da dükkanımı, ne olabilirdi ki otururduk avlusunda en kötü biz bize, çiçek severler olarak. Öyle deÄŸilmiÅŸ bu iÅŸler onu da öÄŸrendim. Dosttan da oldum dükkandan da.

 

Halbuki hayallerim vardı, girmiÅŸtim iÅŸin içine. Yalova-Antalya-Isparta derken al yanaklı seracı amcalar göndereceklerdi çiçekleri. Olmadı. Büyük boÅŸluk. Bu iÅŸi bilmiyorsun Ayça, kabul et. Ettim. EÄŸitim ÅŸart. Åžart da, okumuÅŸuz zaten özel özel, iÅŸi de bırakmışım, anne&baba beni Paris & Hollanda bi gönderin de öÄŸreneyim ÅŸu çiçek yapma iÅŸini en havalısından, diyemedim.

 

Alaylı eÄŸitim! Girdim Ä°stanbul’un hatrı sayılır çiçekçilerinden birine 2 sene harbi çırak oldum, sonra ben oldum dedim.

 

Adı Vesaire. Dünyası böyle..

bottom of page